BarokModern Sanat ÖncesiRessamlar

80 resminde kendi otoportresini yapan ışık ve gölgenin ressamı Rembrandt

17. yüzyılın en önemli Hollandalı ressamı Rembrandt’ın eserlerini yaptığı dönem genellikle Hollandanın altın çağı diye bilinir. Rembrandt van Rijn, 15 Temmuz 1605’de  varlıklı bir değirmencinin altıncı çocuğu olarak Hollanda’nın Leyda Şehri’nde doğmuş. Annesi bir fırıncının kızıymış. Rembrandt latin okulunu bitirdikten sonra, Leiden Üniversitesine yazılmış. Resim yapmaya karşı aşırı istek ve kabiliyeti varmış. İtalyan resim sanatı etkisiyle yetişen Pieter Lastman’ın yanında altı ay kalmış. 1625 senesinde Leiden’e dönerek tek başına çalışmaya başlamış. Babasının ölümünden sonra Amsterdam’a yerleşmiş. Özellikle gravürcülükle uğraşmış. Gravür sanatı, gerçek değerini ve resim dünyasındaki yerini Rembrandt’a borçlu olduğu söylenmekte.

Rembrandt – The Anatomy Lesson of Dr. Nicolaes Tulp

«Profesör Tulp’un Anatom Dersi» adlı tablosunda bireyleri öylesine değişik, öylesine canlı bir şekilde yerleştirmiştir ki, yirmi altı yaşındayken ünlü olmuş. Resimde açık bir otopsi ele alınmış, bu idam edilen bir suçluya ancak sivil yetkililer tarafından izin verildiği durumlarda gerçekleştirilen ender bir olaymış o zamanlar.

1634’te sanat tacirinin kuzeni zengin bir kız olan Saskia van Uylenburgh ile evlenmiş. Sanatını anlamayan, ama müşteri olmak için sıraya giren yeni zenginlerin tablo siparişleri, kısa zamanda Rembrandt’a büyük servet sağlamış.

Üç çocuğu, annesi ve karısı ölünce tek oğlu Titus ile yalnız kalmış. Borsa oyunlarına, kumara ile zaman geçirmeye başlamış.

Gece Devriyesi

Karısı Saskia’nın ölümü sırasında bitirdiği “Gece Devriyesi” tablosu beğenilmemiş. Amsterdam Keskin Nişancılar odasının siparişi üzerine Rembrandt, en ünlü eserini yapmış.

Eski geleneğe uymayan; 365 x 438 santim boyutlarındaki kocaman tablo, aslında Rembrandt’ın başeseri olduğu gibi Hollanda resim sanatının en değerli yapıtıdır.

Tablodaki portrelerde, hareketsiz ciddi duran kompozisyonlar yerine, yaşanmış, hareketli gerçekleri ortaya koyan sahnelerin yer alması, herkesi şaşkına çevirmiş. Aslında tabloyu ressam yaptığında gece değil, gün ışığında betimlemiş. Restorasyonlarda sürülen vernik ve kir yıllar içinde koyu siyah bir tabaka oluşturmuş, adına da geceyi ilave etmişler.

Resimde tek kadın figürü, parlak sarı renkli elbisesiyle, silahşörün arkasındaki küçük kızdır. Resimde bolca semboller kullanılmış. Kızın belindeki kemerde bu askeri birliğin sembolü olan, büyük pençeli bir ölü tavuk ve yine birliğin sembolü tabanca  asılıdır. Kızın elindeki gümüşten kadehde  yine birliğin sembollerinden biridir.

1715’te resim taşınırken, büyük ölçüde soldan, her üç taraftan da kesilerek küçültülmüş, malesef 2 karakter tamamen yok olmuş, 1975’te ekmek bıçağı ile, 1990’da ise asit ile vandal eylemlere hedef olmuş. Yoksul bir hayat sürdürürken en çarpıcı tablolarını ortaya çıkarıyormuş. Tablolarında o gün için hiç tasvip görmeyen ihtiyarlar, fakir insanlar, komedi sanatçıları, zenciler yer alıyormuş. Halbuki kendilerini elit tabaka olarak kabul eden zümreler, tablolarda devrin büyük kişilerini görmek istiyorlarmış.

Samson’un Kör Edilmesi» ve «Susanna Banyoda» adlı tablolarında, karısı Saskia’yı model olarak kullanmış.

Rembrandt -The Blinding of Samson

Bir ara kutsal ve dinsel konuları, gerçek hayattan aldığı insanlar ile gerçekleştiren Rembrandt’ın 1645’te Hendrickje Stoffels adında 25 yaşında bir sevgilisi olmuş.Söylentiye göre  ölen eşi Saskia, bıraktığı vasiyetnamede Rembrandt’ın evlenmesine engel olacak maddeler koymuş. Aksi halde kalan servetten yararlanamayacakmış. Bu arada 1654’te Hendrickje’den Comelia adında bir kızı dünyaya gelmiş.

Zamanla ressamın müşterileri azalmış, yaptığı şaheserler değerini yitirmiş. 1662’de «Amsterdam Manifaturacılar Sendikası Yönetim Kurulu» üyelerinin toplu halde resimlerini yapması istemiş. «Sendika Üyeleri» adlı grup portresi böyle doğmuş. Sevgilisi  Hendrickje 1662 yılında ölmüş. İşlerin yönetimini eline alan oğlu Titus, 1668’de Madeleine Van Loo ile evlendikten kısa bir süre sonra ölmüş. Bu olay Rembrandt için büyük bir darbe olmuş. Yanında Comelia ile bir hizmetçiden başka kimse kalmamış. Rembrandt, 63 yaşına geldiğide sevdiklerinin hepsi ölmüş. Hayatının son yılında ihtiyarlık portresini yapmış. 1669 yılında vefat etmiş. Rembrandt, kendisinden sonra gelen Goya, Daumier, Munch, Soutine ve Rouault gibi ünlü ressamlara büyük etkisi olmuş.

Rembrandt’ın tabloları onun fakir, mütevazi evinde sonradan değer kazanmış. ABD New York Sanat Müzesinde bulunan “Homer’in Büstü”ne Rembrandt’ın ölümünden 300 sene sonra, 1961 senesinde 2.300.000 dolar değer biçilmiş. 

BBC tarafından hazırlanan, ünlü İngilizi tarihçi Simon Scahma’nın sunduğu Sanatın Gücü Belgeseli bu bölümünde Rembrandt’i anlatıyor. TRT’nin Türkçe sunumuyla hazırlanan belgesel serisinde dünyaya damgasını vurmuş ünlü ressamları ve heykeltraşları inceliyor.

BBC tarafından hazırlanan, TRT ile Türkçe seslendirmesi yapılan “Tuvaldeki Başyapıt” belgeselinde Rembrandt’i anlatıyor. Gece devriyesi tablosu çok detaylı bir şekilde anlatılmış. Mutlaka seyretmenizi tavsiye ederim.

Rembrandt Eserleri

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.